Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'nin kredi notu ve görünümünde herhangi bir değişiklik yapmadı.

Fitch tarafından yapılan değerlendirmeye göre, Türkiye'nin uzun vadeli yabancı para cinsinden kredi notu "BB-" olarak korunurken, görünümü "durağan" olarak teyit edildi. Piyasadaki beklentiler de aynı doğrultudaydı.

Fitch’in analizine göre, Türkiye’nin kredi notunu etkileyen faktörler arasında para politikasındaki siyasi müdahale, yüksek enflasyon, büyük finansman ihtiyaçları ve düşük dış likidite bulunuyor. Ayrıca, yönetim performansının benzer ülkelerle karşılaştırıldığında zayıf olduğu ifade ediliyor.

Ancak, Türkiye’nin düşük kamu borç yükü, dış finansmana erişimini sürdürebilmesi, sağlam bir bankacılık sektörü ve kişi başına düşen görece yüksek gayrisafi yurt içi hasıla (GSYİH) gibi olumlu yönleri de dikkat çekiyor.

Merkez Bankası’nın (TCMB) Aralık ayından itibaren üst üste iki kez 250 baz puanlık faiz indirimi yaparak politika faizini %45’e düşürdüğü hatırlatılan değerlendirmede, 2025 yılı sonuna kadar faizlerin %28 seviyesine inmesinin beklendiği vurgulandı. TCMB'nin sıkı para politikasını, makro ihtiyati tedbirler ve Türk lirasının gerçek değerinin artışı ile desteklemeye devam edeceği ifade edildi. Ayrıca, öngörülen mali disiplin ve asgari ücretteki %30’luk artışla 2025 yılında politikaların daha tutarlı hale gelmesinin beklendiği belirtildi.

Fitch, Türkiye’de 2024 yılında %60,2 seviyesinde gerçekleşmesi beklenen enflasyonun, 2025'te önemli ölçüde düşerek %32,8 seviyesine gerileyeceğini öngörüyor. Ancak, Türkiye'nin "B" ve "BB" kredi notuna sahip ülkeler arasında en yüksek enflasyona sahip olmaya devam edeceği de vurgulanıyor. Hızlı bir parasal gevşemenin veya mevcut politikalardan sapmanın, enflasyonist baskıları yeniden artırabileceği ve makroekonomik istikrarı riske sokabileceği değerlendiriliyor.

Uluslararası rezervlerin 2024’te 14 milyar dolar artarak 155 milyar dolara ulaştığı ve kompozisyonlarının iyileştiği belirtilirken, net dış varlıkların da pozitif bir seyir izlediği ifade ediliyor. 2025 başlarında net dış varlıkların 39 milyar dolara ulaştığı belirtilirken, pozitif reel faiz oranları ve artan sermaye girişleri sayesinde dış rezervlerdeki iyileşmenin sürdürülebilir olduğu öngörülüyor. Türkiye’nin rezervlerinin 2026 yılına kadar 175 milyar dolara ulaşacağı ve cari dış ödemeleri karşılama kapasitesinin artacağı tahmin ediliyor.

Cari açığın 2024 yılında GSYİH’nin %0,8’ine gerileyeceği, 2025-2026 döneminde ise %1,5 seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Bu rakamın, "BB" kategorisindeki ülkelerin ortalama %2,4’lük cari açığından daha düşük olduğu belirtiliyor.

Büyüme beklentilerine ilişkin değerlendirmede, 2024 yılında Türkiye ekonomisinin %2,9 büyüyeceği, 2025’te ise sıkı para politikası ve mali disiplinin etkisiyle %2,6 seviyesinde kalacağı tahmin ediliyor. Avrupa Birliği'nde beklenen toparlanmanın ise net ihracatı destekleyerek Türkiye ekonomisine olumlu katkı sağlayacağı ifade ediliyor.